myros-popup.jpg (663 KB)
İkona Nedir?

İkona Nedir?

09 Mart 2022

İkona, ağırlıklı olarak İsa, Mesih, Meryem, azizler ve melek şeklinde figürler üzerine yoğunlaşan dini sahnelerin resimlerle anlatıldığı, Doğu ve Batı Ortodoks Kilise kültürlerinde duvarlarda sergilenen, pano, rölyef, tablo gibi eserlerin tümüne verilen isimdir.  Ahşap, kumaş, mozaik, taş, metal, döküm, kağıt gibi malzemeler üzerine işleme, dokuma, fresk, rölyef, serigrafi, dijital baskı, ultraviyole baskı yöntemleriyle üretilir.

Semavi dinlerde bir ibadethaneye gidildiği zaman, dua sırasında, yalnız kalıp zihninizi özünüze odaklamak için mekândaki her obje, her figür önemlidir. Katolik ve Ortodoks kültüründe çok önemli yeri olan kutsal ikona objeleri, duaya odaklanmanın, ilahi enerjiye bağlanmanın en önemli aracıdır. Kilise ayinlerinde ve ibadet sırasında, ikona resimlerinin sembolleriyle temsil ettiği kutsal anlara ulaşılacağına inanılır. 

İkona Ne Demektir? 

İkona kelimesi, benzerlik, resim, portre anlamına gelen eski Yunan kökenli “eikon” ve “gibi olmak”  anlamında olan “eikenai”  kelimelerinden türemiştir. Fransızca ’da icône olarak kullanılan kelime oradan dilimize ikona olarak geçmiştir.Tanrı katında duaların aracısı olduğuna inanılan bu objeler, Ortodoks kültüründe yaygın olarak, ibadethanelerde ve inanç sahibine ait mekânların sessiz köşelerinde, kullanılır.

İkona Tarihi Nedir?

Başlangıç dönemlerinde Hristiyanlarda ikona konusunda belirli bir çalışma olmamasına rağmen, Avrupa’nın büyük şehirlerinde, katakomplarda bulunan toplu yeraltı mezarlıklarının tonozlarında, ilk tasvirlerin yapıldığı görülür. Katakomblardaki Hz. İsa ikona sembolik anlatımları birinci yüzyılda, Meryem ana ikona sembolik anlatımları ise ikinci yüzyılda görülmeye başlanır. Dördüncü yüzyılda Bizans İmparatoru Konstantin’in İstanbul’u ele geçirip başkent ilan etmesinden sonra Hristiyanlık kültüründe ve kilise yapılanmasında yeni bir dönem başlar. Ortodoks kilisesi, Doğu Roma İmparatorluğunun gücüyle antik uygarlıklara kadar uzanır ve dördüncü beşinci yüzyıllar içerisinde ikona türlerinin sembolik anlatımı bırakılarak, dolaysız anlatım yöntemleriyle, kiliselerin duvarlarında ve iç dekorlarında daha anlaşılır tasvirlerle  yapıldığı görülür. Bu dönemde antik kültürlerin pagan ayinlerindeki putları ile Hristiyanlığın ikona kültürü aynı görülmeye başlanır. Batıda Roma, doğuda İstanbul Ekümenik konsili arasındaki siyasi görüş ayrılıkları ve dine olan bakış açısı farklılıkları nedeni ile birbirinden ayrılan Katolik ve Ortodoks kiliselerinin de ikonalara yaklaşımı bu dönemde değişmeye başlar. İkonalar, Bizans ikona tarihinin İkonoklazm döneminden sonra Ortodoks kültürünün doğu ve batı olarak ayrılmasında önemli bir rol oynamıştır. 

İkonoklazm Nedir? 

Genellikle iç politikanın ya da din değişimlerinin aracı olan İkonoklazm, herhangi bir kültürün inanç sembollerine, anıtlarına diğer bir deyişle kutsal ikona figürlerine  yapılan sistemli yok etme çabası olarak tanımlanır. Farklı inanç sistemleri ya da aynı dine mensup farklı mezheplerin çekişmeleri sonucu ortaya çıkar.  İkonoklazm hareketini destekleyen kişiler ikonoklast yani put kırıcı olarak adlandırılır. İkona sever kişiler ise ikonolater, ikonofil ya da ikonodül olarak isimlendirilir.

İkonoklazm Dönemleri Nelerdir? 

Sekizinci ve dokuzuncu yüzyılda ortaya çıkan Bizans ikonoklazma hareketi, on emir yorumundaki resimlere tapınmanın yasaklanmasıyla başlar ve iki ana döneme ayrılır:

  • İlk İkonoklazm Dönemi: ( 730-787 ) Bizans İmparatoru III. Leon emriyle, Ayasofya Konsili tarafından imparatorluk sarayının girişindeki Hz. İsa ikona figürünün  kaldırılarak yerine bir haç konulması ile başlar. Emri uygulayanlar ile ikona sever Hristiyanlar çatışır ve ölümler olur. Bu olay ilk İkonoklazm hareketini başlatır. Tüm kiliselerdeki İkonalar yasaklanır ve var olanlar kırılarak yok edilir.   

  • İkinci İznik Konsili:  24 Eylül 787 yılında Ortodokslar ve Katolikler tarafından ortaklaşa kabul edilen yedinci ve son Ekümenik konsildir. III. Leon ‘un ikonoklast imparatorluk fermanı ve konsil kararı geçersiz kabul edilerek, kutsal ikona inancına serbestlik tanınır.

İkona Nerede Ortaya Çıkmıştır?   

Sanat tarihi ile ilgili akademik araştırmalar ve arkeolojik bulgular çerçevesinde, erken dönemlere ait ikonaların üçüncü yüzyıla kadar izlenebilen kanıtlanmış varlığına rağmen ikona tarihi, neredeyse Hristiyanlığın ilk günlerine kadar dayanmaktadır. Bizans İkona tarihinde,  ilk İkonoklazm dönemi olan sekizinci yüzyıldaki ikona kırıcılık sürecinden geriye kalanlar çoğunlukla beşinci yüzyıla ait olanlardır. Sonraki yüzyıllara ait tüm tasarım ve uygulamalar genellikle bu dönemin etkisi altında kalmıştır. Ortodoks kültüründe, halkla yapılan toplu ayin olarak bilinen Liturji formlarında Hz. İsa ikona figürlerinin önemli bir yeri vardır. Özellikle Efkaristiya olarak bilinen, ekmek şarap ayini Ortodoks Kilisesindeki en önemli ayindir. Ayin sürecinde ikona figürleri kutsal kabul edilir, İsa’nın eti kabul edilen ekmek ve kanı kabul edilen şarap, Hz. İsa ikona figürünün önünde törenle tüketilir. Kilise ahalisi kutsal tasvirlere dua eder. Koro eşliğinde yapılan dualarla şefaat ve huzur dilenir. İsa ikona figürüyle Kutsal Ruh ile gerçekliğin bir araya geldiğine inanılır.

İkona Neyi Temsil Eder? 

Hz İsa ikona figürlerinin yanında,azizler, melekler ya da  Meryem Ana ikona figürleri gibi farklı olaylar ve kişiler ile ilgili çeşitli ikona figürleri vardır. İkonalar, ayinler dışında önemli yortular ve Noel kutlamalarında da kullanılır. Dini açıdan kutsal kabul edilen ikona temsili resimleri ve figürleri, ibadet sırasında, inanç sahibinin yaratıcı ile bütünleşerek kutsallığa ulaşmasını amaçlar. İkona sanat anlayışı, İkonoklazm döneminde dönüşüme uğramış ve dördüncü yüzyıldaki sanat anlayışına benzer şekilde kuzu, ağaç, kuş, tavus kuşu gibi tasvirler de kilise duvarlarında resmedilmeye başlanmıştır. Bu dönemde, Haç ikonaları da özel önem kazanmış, Aya İrini ile Selanik ve İznik'teki Ayasofyaların apsislerine de eklenmiştir. Ayrıca Kapadokya ve bazı yerel şapellerde de haç, hayvan ve bitki temaları görülmektedir.Yol gösterici bir rol biçilen Hz. Meryem'in çocuk İsa'yı kucağında tutar şekilde tasvir edildiği sahne olan, odigitria tasvirleri de ikonalarda çok kullanılmaktadır.

İlk İkona Örnekleri Nelerdir?

Tarihte bilinen ilk ikonalar Sina Manastırı’nda korunmuştur. İlk ikona figürünün, Meryem ana ikona figürü çizerken sahnelendiği ikonası da olan, dört önemli tanık ve dört incil yazarından birisi kabul edilen Luka tarafından yapıldığına inanılır.  Günümüze ulaşan ilk ikona örnekleri aşağıda listelenmiştir:

  • Bakire Meryem

  • Pantokrator İsa (Her Şeyin Efendisi İsa)

  • Halkites isimli İsa ikonası

  • Aziz Nikolas

  • Aziz Georgios

  • Vaftizci Yahya

  • Aziz Vasil

  • Aziz Demetrios 

En Önemli İkona Temsilcileri Kimlerdir? 

Bizans’ta ikona ressamları, kutsal bir prototip yaptıklarına inanırlar. İkona ressamlarının, özenle korudukları geleneksel görevleri vardır. Desen defterleriyle ikona sahneleri, renkler, teknik konular hakkında bilgiler nesilden nesile aktarılır. Bu defterlerin en eskisi dokuzuncu ve onuncu yüzyıllarda Romalı Elpius tarafından yazılmış resimli el kitabıdır. Daha geç dönemlerde bulunan ikinci resimli el kitabı da,  on sekizinci yüzyılda da Athos dağında yaşayan keşiş Fournalı Denis tarafından yazılmıştır. İkona geleneğine göre ilk ressam Bakire Meryem ikona figürünü çizen İncil yazarı Luka’dır.  dünyada tasvirleriyle ünlenmiş  en önemli ikona temsilcileri aşağıda listelenmiştir:

  • Andrey Rublyov : Orta çağ Rusya'sının, Ortodoks fresk ve ikonaları ile ünlü büyük ressamı.

  • Ioannis Pagomenos: Bizans resim stilini takip ederek ikonaları üretmiş ve Girit Okulu'nun çerçevesini oluşturmuştur. Girit'te 34 yıl aktif aktif olarak kiliseleri duvar resimleri ile süslemiştir. Oğlu dahil kendinden sonra etkilediği ressamlar aşağıda listelenmiştir. 

  • Andreas Pavias

  • Angelos Akotantos

  • Andreas Ritzos

  • Nikolaos Tzafouris

  • Manuel Panselinos

  • Michael Astrapas

  • Emmanuel Tzanes

  • Elias Moskos

  • Georgios Klontzas  

  • Theodoros Poulakis

İkona Türleri Nelerdir?

On dördüncü yüzyıl mimari gelişiminden  itibaren, kilise merkezindeki kubbenin altında, kutsal sınır kabul edilen templon ya da ikonostasis’in bariyerinin yüzeyinin büyümesi ile  İkonaların formlarının ve içeriklerinin yayılması aynı zamana denk gelir. Küçük boyuttaki ikonaları sürekli üstlerinde taşıyan inanç sahibi kişilerin kullanabileceği türlerin yanında, kilise, manastır, şapel, okul askeri alanlar ve evlerde kullanılan, Ortodoks kültürüne ait  ikonalar aşağıda listelenmiştir:

1. İbadet İkonaları 

Bir rivayete göre mucizevi var oluşlarıyla tanımlanan ve İsa, Meryem, Vaftizci Yahya, Melek ve Azizlerin yüz şekillerinden oluşan ikonalar ibadet ikonaları olarak isimlendirilir. Sadece kutsal kişilerin tasvirlerinin olduğu bu ikonalar çok önemli kabul edilir. Bireyin dünyevi zevklerden uzaklaşarak saf kalmasını sağladığına inanılır. Çok çeşitli türlerde ve boyutlarda olan ibadet ikonlarının fiyatları 25 lira ile 30.000 lira arasında değişmektedir.

2. Meryem İkonaları 

Tek başına ya da çocuk İsa ile tasvir edilen Meryem ikonalarından en eskisi altıncı yüzyıldan kalmadır. Odigitria ya da thedokos ismi verilen ikonalarda Meryem kucağında çocuk İsa ile tasvir edilmiştir. Gümüş, altın gibi değerli kaplamalarla yapılan Meryem ana ikonalarının boyutları, 7 cm ile 5 metre arasındadır. Yapımında kullanılan malzemelerin değerli metal ve taşlarla yapılan türlerine göre Meryem ana ikona ürünlerinin ortalama fiyatları, 900 Lira ile 75.000 lira arasındadır.

3. İsa İkonaları 

Sağ eliyle takdis edip sol elinde İncil‘i tutan şekilde tasvir edilen İsa İkonaları,  altın varak, gümüş kaplama gibi değerli metaller üzerine yarı değerli taşlarla tasarlanmıştır. Boyutları 10 cm ile 3 metre arasında üretilen Hz. İsa ikona figürlerinin ortalama fiyatları 1.650 lira ile 23.450 lira arasındadır.

4. Aziz İkonaları  

Bizans‘tan sonra da devam ederek günümüze kadar ulaşan, aziz ve şehitlerin ikonografisi üzerine betimleme yapılan Aziz ikonalarında,  azizlerin ya da kutsal şehitlerin sonsuzluğa kadar yaşatılmasını amaçlanır.  Altın varak, gümüş kaplama ve swarowski taşlarla üretilen Aziz Nikolaos figürlerinin boyutları 4 cm ve 3 metre arasındadır. Noel’de yabancı dostlarınıza hediye edebileceğiniz Aziz Nikolaos İkonalarının ortalama fiyatları, 1.500 lira ile 24.000 lira arasındadır.

5. Melek İkonaları  

Ortodokslukta kiliselerin düzeninde Melek ikonalarına da çok önem verilir. Baş Melek figürlerinin yanında koruyucu olduğuna inanılan farklı figürlerin de olduğu Melek ikonaları, gümüş ikona figürü  üzeri altın dekorlama ile 4 cm ile 2 metre arasındaki boyutlarda üretilir. Yortularda, Noel’de hediye edebileceğiniz Melek ikonalarının malzeme türlerine göre ortalama fiyatları 1650 lira ile 7150 lira arasındadır.

6. Teslis İkonaları   

Hristiyanlıkta üç unsurdan meydana geldiğine inanma, üçleme anlamında kullanılan Teslis ikonaları,  Baba, Oğul, Kutsal Ruh olarak tasvir edilir. Üç şekilli tek Tanrı anlayışı anlamında olan bu inanışa göre tasarlanan Teslis ikonaları, gümüş kaplama üzerine altın varak ve yarı değerli taşlarla yapılmış tasvirleriyle üretilir. Boyutları 4cm ile 7 cm arasındadır. Yabancı uyruklu dostlara, komşulara hediye edilebilecek Teslis ikonalarının ortalama fiyatları 3.000 lira ile 3.300 lira arasındadır.

7. Tanımlayıcı ve Didaktik İkonalar 

Tanımlayıcı ve didaktik ikonalar tasvir konularında, genellikle Tevrat ve İncildeki anlatılardan, Meryem, İsa ve azizlerin hayatlarından esinlenilir. İsa‘nın doğacağının melek tarafından Meryem‘e müjdelenmesi, Doğum, Mabede takdim, Vaftiz, Suretin değişimi, Kudüs‘e giriş, Çarmıhta İsa, Göğe çıkış, Lazarus‘un dirilişi, Diriliş, Paskalya, Meryem‘in ölümü gibi İncil’de yer alan on iki konu farklı sahnelerle betimlenir. Kaynaklarını kutsal kitaptan alan, İncil‘de sözü geçen anlatılara dayanarak konuların tasvir edildiği, çeşitli boyutlarda ve türlerde olan, tanımlayıcı ve didaktik ikonalar, okur yazar olmayan halkın eğitimi ve dini duygularının güçlenmesine yardımcı olmayı amaçlar.   

İkonostasis Nedir? 

Kilisede, halkın toplandığı yer ile ana sunak bölümünü birbirinden ayıran ince bölmeye İkonostasis denir. Temsili olarak, tinsel âlem ile maddi dünya arasındaki geçişi sağlayan, iki dünyayı birbirine bağlayan kapı olarak düşünülür. Altıncı yüzyılda Ortodoks kiliselerinde ikonaların, ikonostas bölmelerinin üzerinde yer almaya başladığı bilinmektedir. Duvarın iki dünya arasındaki sınırları belirleyen kutsal ayinler için davet eden bir amacı vardır.  Beşinci yüzyılda taş sütunlarla başlayan ikonastas panelleri, yıllar içinde ahşap ve duvar örülerek de yapılmıştır. Sunak ile cemaati ayıran bölmenin yüzeyi ikonalar ile kaplanmıştır. On dördüncü yüzyılda kilise mimarisinin gelişimi ile Ortodoks kiliselerinin en önemli sanatsal öğelerinden olan ikonastas yüzeylerinin boyutları iki ile üç metreye kadar uzanan bir duvar büyüklüğüne ulaşmıştır. En değerli ve büyük boyutlarda altın varaklı , gümüş ikona figürleri bu duvar üzerinde sergilenir. Manevi dünya ile maddi dünya arasındaki sınırı sembolize eden ikona figürlerinin bulunduğu ikonostasisin öğretici bir amacı da vardır. Gözün rahatlıkla görebileceği yükseklikte olan ikona dizilerinin tasvirleri sayesinde insanla Tanrı arasındaki mesafenin azaldığına gönderme yapılır. Bizans kilisesinde ikonostasis iki sıra iken, Rus Ortodoks kiliselerinde ise bu sıralama üç adede kadar çıkar.

İkona ve Sembolizm Arasındaki İlişki Nedir?

Hristiyanlığın ilk dönemlerinde, inanç özgürlüğünün sınırlanması hatta yasaklanması, ikona tasvirlerinde sembolik bir dil kullanılmasına neden olur. İkona figürlerinde bulunan kişilerdeki büyük ve açık gözler sonsuzluğa bakmayı işaret eder. Yüksek ve dışa doğru belirlenmiş alın bilgeliği, ruhsal gücü, ince uzun burun Kutsal ruhun kokusunu resmetmeye yarar. Kapalı ve küçük ağız, dünyevi ve bedensel zevklerden arındırıldığını gösterir. Büyük kulaklar ilahi sözleri dinlemeyi, çizilen ince uzun beden ve ellerle, parmaklar madde dünyasından uzaklaşmayı ifade eder. İkona tasvirlerinde ilahi bir harmoniyi oluşturmak için, matematik ve geometri bilgisi olan İkona sanatçıları, tüm görüntüleri huzur dolu, dengeli bir atmosfer şeklinde resmederler. Dini ikona ürünlerinde hiçbir figür ya da tasvir gerçek boyutlarında kullanılmaz. İkona figürünün ana karakteri vurgulu ve büyük çizilir. Önemli biri arkada kalsa bile büyük boyutu ile kendini belli eder. Diğer tüm unsurlar perspektif uygulanmadan küçük resmedilir. İkona renklerinin ve ışıklarının da geleneksel anlamları vardır. Sanatçı bunlara uymak zorundadır. Aydınlanma unsuru  gökten gelen İlahi ışık olduğu için ikonalarda gölge yoktur. Tüm nesneler ve şahıslar parlak ve canlı tasvir edilir. Beyaz renk saflık ve ilahi hikmet olarak kabul edilir. Siyah renk çekilen acıları anlatır. Mavi renk suskunluk ve alçak gönüllülüktür. Mavi ve beyaz renkler ruhani evreni ve göksel renkleri temsil eder. Aşk, güzellik, gençlik, sağlık ve savaş rengi olarak kullanılan Kırmızı renk dünyevidir.  Şehit aziz elbiseleri, Başmelek Mikail cübbesi bazen de arka planlar kırmızı renkte resmedilir. Eski yeni tüm inançlarda olduğu gibi mor renk yüksek ruh ve makama işaret eder.  Baharın ve yeniden dirilişin temsilcisi yeşil renk, sıcak kırmızıyı ve soğuk maviyi dengeler. İkona figürlerinde dünyevi renk olarak kabul edilen yeşil renk, aynı zamanda peygamberlerin ve Vaftizci Yahya’nın rengi olarak kullanılır. Sarı renk tonlarına göre, koyusu gerçeği, sönük hali kibir ve ihaneti temsil eder. Altın sarısı ise sonsuz hayat ve ilahi ışık anlamındadır. Kahverengi sonbahar, ölüm ve toprağa dönüşle bereketi simgeler. 

Sanatsal niteliğinden çok ruhsallığın ön plana çıktığı ikona figürlerinin, kutsal olarak kabul edilmesi,  onları diğer resim ve figürlerden ayıran en önemli özellikleridir. Gerçek dünyadan farklı,  zaman ve mekân ortaklığı olmayan sahnelenmiş dekorlanmış tasvirleri diğer önemli özellikleridir. İkonaları resmeden sanatçılar belirli bir yer veya zamanı önemsemezler. Önemli olan görünürdeki fiziksel özellikler değil, ruhsal anlatımla ön plana çıkardıkları kutsal işaretlerdir.

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.